Defterdarburnu Camii

Defterdarburnu Camii

İstanbul Boğazı'ın Avrupa yakasında, Ortaköy ile Kuruçeşme arasında kıyıya sıfır konumda yer alan Defterdarburnu Camii, gösterişli büyük kubbeleri veya yüksek minareleri olmasa da zarif siluetiyle görenlerde hayranlık uyandırıyor.
Boğaz'ın kenarındaki bu küçük tarihi cami, dalga sesleri ve şehrin canlılığı arasında adeta huzurlu bir mola noktası gibi ilk bakışta sakin ve etkileyici bir izlenim bırakıyor. Osmanlı döneminden miras kalan bu yapı, özellikle deniz tarafından bakıldığında köprü ve çevresindeki yalılarla birlikte İstanbul'un tarihi ve doğal güzelliğini tamamlayan özel bir manzara sunmaktadır.

Tarihçe

17. yüzyılın ikinci yarısında (1661) Osmanlı maliyesinin defterdarı İbrahim Paşa tarafından yaptırılan cami, aradan geçen yüzyıllar boyunca birkaç defa onarımdan geçmiştir. İlk büyük tamiri 1833 yılında Sultan II. Mahmud döneminde, ikincisi 1885 yılında Sultan II. Abdülhamid devrinde, üçüncüsü 1941 yılında Vakıflar İdaresi tarafından gerçekleştirilmiş; son olarak 2011 yılında kapsamlı bir restorasyonla günümüzdeki görünümüne kavuşmuştur.

Cami kıyıda zeminden yükseğe inşa edilmiş olup alt bölümü taş, üst yapısı ise geleneksel ahşap malzemelidir. İnşa edildiği dönemde temelinde üç gözlü bir kayıkhane (küçük tekne garajı) bulunduğundan, vaktiyle buraya deniz yoluyla da ulaşmak mümkündü. Zamanla bu iskele gözleri kapatılmış ve sahil yolu inşa edilmiştir. Bugün cami, yukarıdan geçen Muallim Naci Caddesi'nin epey altında kaldığı için karadan bakıldığında gözden kaçabilir. Ancak avlusuna merdivenle inildiğinde veya deniz cephesinden yaklaşıldığında, yapının zarafeti ve tarihi atmosferi hemen hissedilir.

Yatla Keşif

Defterdarburnu Camii'nin denizden görünümü. Karayolundan geçerken fark edilmesi zor olan bu Osmanlı mirasını yat kiralayarak yapacağınız bir Boğaz turunda tüm ihtişamıyla keşfedebilirsiniz. Kıyıya çok yakın konumdaki caminin, deniz yönünden bakıldığında arka planda Boğaz köprüsüyle birleşen silueti fotoğraf meraklıları için benzersiz kareler sunar. Boğaz'da yat kiralayarak şehrin kalabalığından uzakta, dalga sesleri eşliğinde bu sakin güzelliği seyrederken İstanbul'un tarihle iç içe manzarasının tadını çıkarabilirsiniz.

Boğaz'da yat kiralama hizmeti, şehrin kültürel ve tarihi zenginliklerini özgürce keşfetmenin en keyifli yollarından biridir. Kendi rotanızı oluşturarak Ortaköy'den başlayıp Kuruçeşme ve daha ötesine uzanabilir, yol üzerindeki gizli kalmış köşelere uğrayabilirsiniz. Bu sayede ünlü Büyük Mecidiye (Ortaköy) Camii gibi simge yapıların yanı sıra Defterdarburnu Camii gibi daha az bilinen tarihi güzellikleri de yakından görme şansınız olur. Özel yat kiralama deneyimiyle kalabalıklardan uzak, sevdiklerinizle birlikte Boğaz'ın akıntısına karşı sakin bir seyir yaparken dilediğiniz noktada fotoğraf molası verebilir, İstanbul'un eşsiz siluetini her açıdan yaşayabilirsiniz.

Tarihle dolu bir Boğaz deneyimi için siz de bir yat kiralayın; boğaz esintisi eşliğinde Kuruçeşme açıklarından geçerken bu zarif sahil camisini selamlayın. Kendi yatınızın konforunda, İstanbul'un hem doğal hem kültürel mirasını bir arada görmenin ayrıcalığını yaşayın. Boğaz'ın serin sularında ilerlerken Defterdar İbrahim Paşa Camii'nin geçmişten günümüze uzanan hikâyesini seyredip şehrin bu saklı hazinesini unutulmaz bir anıya dönüştürün.