Madam Agavni Yalısı

İki katlı ahşap mimarisi ve suyun üzerine uzanan çatı katıyla bu yalı, denizden bakıldığında adeta geçmişe açılan bir pencere gibidir. Boğaziçi'nin incilerinden biri olarak anılan yapı, ahşap süslemeleri ve eşsiz konumuyla hem yerli hem yabancı ziyaretçilerde hayranlık uyandırıyor. Boğaz sularının hafif dalgaları yalı duvarlarına vururken ortaya çıkan manzara, İstanbul'un tarihi güzelliklerine tanıklık ettiğinizi hissettirmektedir.

Tarihçe

19. yüzyıl Osmanlı döneminde inşa edilen Madam Agavni Yalısı'nın 1860'lı yıllarda yapıldığı tahmin edilmektedir. Adını, bir dönem yalıya sahip olan Madam Agavni Muratyan'dan almış ve uzun yıllar bu isimle anılmıştır. Dönemin eklektik mimari anlayışının ürünü olan yalı, Osmanlı ve Avrupai üslupları zarif biçimde harmanlayan detaylara sahiptir. Ahşap malzemeden inşa edilen yapı, ince uzun bir rıhtımla denizden ayrılmaktadır ve hem Boğaz'a hem de komşu parsele doğru uzanan bir çatı katı vardır. Bu mimari özellikleriyle yalı, 19. yüzyıl İstanbulu'nun kozmopolit kültürünü ve estetik anlayışını yansıtan önemli bir sivil mimarlık örneğidir.

Geçen zaman içinde Madam Agavni Yalısı pek çok kez el değiştirmiş, farklı ailelerce kullanılmıştır. 20. yüzyılın sonlarına doğru yalının orijinal ahşap strüktürü ne yazık ki korunamamış; 1990'lı yıllarda yapı betonarme unsurlarla yenilenerek tarihi dokusunda değişiklikler meydana gelmiştir. Ancak 1970'lerden itibaren kültür varlığı olarak tescillenen yalı, 2004 yılında kapsamlı bir restorasyon (yeniden inşa) sürecine girmiş ve tarihi görünümünü mümkün olduğunca geri kazanmıştır. Günümüzde özel mülkiyet statüsünde olan yapı, ünlü iş insanı Ali Kibar ve ailesine aittir. Dışarıdan seyirlik bir güzellik sunan yalı, Gayrimenkul Eski Eserler Kurulu kararıyla koruma altında olup Boğaz'ın bu sakin kıyısında tarihî mirasın canlı bir tanığı olarak varlığını sürdürmektedir.

Yatla Keşif

Boğaz'ın büyüleyici kıyılarını keşfetmenin en keyifli yolu yat kiralama seçeneğinden yararlanmaktır. Özel bir yat ile yapacağınız Boğaz turunda, kalabalık vapurlara bağlı kalmadan Madam Agavni Yalısı'nın önünden yavaşça süzülme şansınız olur. Yalıyı denizden seyretmek, hem yapının cephe süslemelerini yakından görme imkânı verir hem de tarihi atmosferi daha iyi hissettirir. Yatınızın güvertesinden bu nadide yalıyı fotoğraflarken, İstanbul'un eşsiz silüeti de arka planda size eşlik edecektir.

Bir yat kiralayarak Kuzguncuk sahilinde yapacağınız yolculuk, sizi zamanda geriye götüren bir deneyime dönüşür. Yatınızın rotasını özgürce belirleyebilir, Boğaz'ın kıvrımlarını takip ederken bu tarihi yalıya ve çevresindeki diğer Osmanlı dönemi köşklerine dilediğiniz kadar vakit ayırabilirsiniz. Özellikle gün batımında yatınızdan seyredeceğiniz yalı, kızıllığa bürünen ahşap duvarlarıyla masalsı bir görüntü sunar. Kara tarafında sınırlı kalabilecek görüş açısı yerine denizden bakarak yapının tüm ihtişamını fark edebilir, Boğaz'ın serin meltemi eşliğinde geçmişin izlerini hissedebilirsiniz.

İstanbul Boğazı'nın güzelliklerini kendi temponuzda yaşamak için siz de bir yat kiralayın ve bu benzersiz deneyimin tadını çıkarın. Kendi yat turunuzla, sadece Madam Agavni Yalısı'nı değil, kıyı boyunca uzanan sayısız yalıyı, köşkü ve hatta Beylerbeyi Sarayı gibi tarihi mekânları da rahatlıkla görebilirsiniz. Yatınızla sessizce süzülürken Boğaz'ın eşsiz manzarasının ve tarihî mirasının keyfine varacak; hem şehrin gürültüsünden uzakta olmanın huzurunu hem de İstanbul'un kalbindeki bu görkemli yapıları keşfetmenin heyecanını yaşayacaksınız. Unutulmaz bir Boğaz turu için yatınızı şimdiden hazırlayın ve İstanbul'un incilerini denizden keşfedin.