Muzaffer Gazioğlu Yalısı

Boğaz'dan bakıldığında, güney ve kuzey kanatlarını birbirine bağlayan iki katlı kapalı köprü benzeri yapısıyla dikkat çekicidir. Farklı eğim ve geometrilerde geniş saçakları, bol pencereleri, zemininde büyük bir kayıkhanesi ve üç cephesini saran balkonlarıyla, deniz üzerinden ilk bakışta hem zarif hem de etkileyici bir siluet sunmaktadır. Tarihi komşuları Beyazcıyan ve Kara Todori Paşa yalılarıyla yan yana konumlanan bu yalı, Boğaz'ın sularından seyredildiğinde mimarisiyle göz kamaştıran bir atmosfer yaratmaktadır.

Tarihçe

Muzaffer Gazioğlu Yalısı, 1920'li yıllarda inşa edilmiş olup mimarı ve kesin yapım tarihi tam olarak bilinmemektedir. Cumhuriyet döneminin ünlü ressamı Abidin Dino, yalının bilinen ilk sakinidir. Dino ailesinden sonra mülk, İbrahim Asa ve varislerinin eline geçmiş; 1950'li yıllarda ise Sipahi Ocağı Kulübü'nün yazlık mekânı olarak kullanılmıştır. 1960'larda Kayserili denim tekstilci Muzaffer Gazioğlu, yalıyı Asa ailesinin varislerinden satın almış ve kapsamlı bir restorasyonun ardından 1962 yılında ailesiyle birlikte buraya taşınmıştır. Bu süreçten sonra yalı, ünlü yeni sahibinin soyadıyla anılmaya başlanmıştır.

Boğaziçi'ndeki pek çok sivil mimarlık örneğinde olduğu gibi, Muzaffer Gazioğlu Yalısı da 1971 yılında tarihi eser statüsünde tescillenerek koruma altına alınmıştır. Yalının bahçesinde klasik üslupla bezenmiş bir selsebil çeşme bulunmakta; iç mekânı ise zengin süslemelere sahip salonlarıyla dönemin zarafetini yansıtmaktadır. Muzaffer Gazioğlu'nun vefatının ardından ailesi, işlerinde yaşanan sıkıntılar nedeniyle bu değerli yalıyı ellerinden çıkarmak durumunda kalmıştır. Birden fazla restorasyon geçiren yapı daha sonra Anadolu Bankası'nın mülkiyetine geçmiştir (bu nedenle halk arasında "Anadolu Bank Yalısı" olarak da anıldığı olur). Günümüzde yalı özel mülk statüsündedir ve ziyarete açık değildir; dışarıdan - özellikle deniz tarafından - rahatlıkla görülüp fotoğraflanabilmektedir.

Yatla Keşif

İstanbul Boğazı'nın güzelliklerini keşfetmenin en keyifli yollarından biri, şüphesiz özel bir yat turudur. Yat kiralama hizmeti alarak Muzaffer Gazioğlu Yalısı gibi tarihî yalıları denizden, en ideal açıdan görmek mümkündür. Karadan bakıldığında sınırlı kalabilecek manzaralar yerine, yatınızla doğrudan yalının önünden yavaşça süzülürken yapının detaylarını yakından inceleyebilir ve harika fotoğraflar çekebilirsiniz. Üstelik kalabalık tekneler yerine kendinize ait konforlu bir yatla Boğaz keyfi sürmek, şehrin karmaşasından uzakta çok daha özgün bir gezi deneyimi yaşatır.

Bir yat kiralayarak Yeniköy kıyı şeridini kendi rotanıza göre gezebilir, Muzaffer Gazioğlu Yalısı'nın yanı sıra bitişiğindeki Beyazcıyan Yalısı ve Kara Todori Paşa Yalısı ile biraz güneyde yer alan ünlü Sait Halim Paşa Yalısı'nı da tek seferde rahatça görebilirsiniz. Yatınızla kıyıya makul mesafede yaklaşarak bu görkemli köşklerin Boğaz cephesini ayrıntılı biçimde seyretme ve dilediğiniz noktada durup manzaranın tadını çıkarma şansınız olacaktır. Yat kiralayarak kendi temponuzu belirleyebildiğiniz bu tür özel turlar sayesinde, İstanbul'un tarihî yalılarını ve benzersiz doğal güzelliklerini çok daha yakından ve özgürce deneyimlersiniz.

Siz de Boğaz'da bir yat kiralayın ve bu eşsiz deneyimi yaşamaya başlayın. İster güneşli bir günde masmavi sular üzerinde süzülerek yalılara yakın geçin, ister gün batımında ışıklar altında Boğaz'ın romantik atmosferini hissedin – yat gezisi her zaman unutulmaz bir anı olacaktır. Kendi özel yatınızla yapacağınız bir Boğaz turunda, kıyıdaki tarihî mirası seyre dalarken zaman adeta durur; yalnızca size ve sevdiklerinize ait bir teknede İstanbul'u bambaşka bir açıdan keşfetmenin keyfini çıkarabilirsiniz.