Beykoz kıyısında, Anadolu Hisarı yakınlarında Boğaz sularına doğru uzanan sakin bir ahşap yalı dikkatinizi çekebilir. Bu mütevazı görünümlü yapı, aslında Boğaziçi'nin en eski tarihi yalılardan biri olarak kabul edilen Amcazade Hüseyin Paşa Yalısı'dır.
Yüzyıllara meydan okuyan bu yalı, ilk bakışta gösterişsiz duruşuyla göze çarpsa da Boğaz manzarasına kattığı nostaljik atmosfer ve taşıdığı tarihî hikâyelerle izleyenlerde hayranlık uyandıran güçlü bir etki bırakıyor.
Tarihçe
Sadrazam Amcazade Hüseyin Paşa tarafından 1699 yılında yazlık konut olarak yaptırılan bu yalı, Osmanlı döneminden günümüze ulaşan nadir sivil mimari örneklerinden biridir. İnşa edildiği dönemde Köprülü ailesine ait geniş bir yalı kompleksi olan yapı; harem ve selamlık bölümlerinden oluşuyordu. Zamanla kompleksin büyük kısmı yok olmuş, günümüze sadece selamlık kısmındaki divanhane köşkü ulaşabilmiştir. Osmanlı tarihinde önemli bir dönüm noktası olan 1699 Karlofça Antlaşması'nın taslaklarının da bu yalıda hazırlanmış olması, yapının tarihî önemini artırmaktadır. Bunun yanı sıra, aynı yıl Avusturya elçisi Oettingen'in Boğaz yoluyla gelerek burada ağırlandığı, hatta Sultan II. Mustafa'nın 1700 yılında Amcazade'nin davetlisi olarak yalıyı ziyaret ettiği bilinmektedir.
19. yüzyıla gelindiğinde, Amcazade Yalısı'nın orijinal ihtişamı büyük ölçüde zarar gördü. 1877-78 Osmanlı-Rus Harbi sırasında harem dairesine sığınan göçmenler nedeniyle yapının harem bölümü tahrip oldu ve kısa sürede harap hale geldi. Dışarıdan oldukça sade bir görünüme sahip olan divanhanenin iç mekânı ise altın yaldızlı nakışlar, fildişi ve sedef kakmalı dolap kapakları gibi süslemelerle göz kamaştıracak kadar ihtişamlıydı. Uzun süre bakımsız kalan Amcazade Yalısı, günümüzde Boğaz kıyısında ayakta kalabilmiş en eski yalı olarak özel bir değer taşıyor. Bu eşsiz yapı, koruma altına alınmış olup eski görkemine kavuşması için kapsamlı bir restorasyon sürecini beklemektedir.
Yatla Keşif
Böylesine özel bir yapıyı yakından görebilmenin en keyifli yolu denizden geçiyor.
Yat kiralama seçeneğini tercih ederek Amcazade Yalısı'nın tam önüne kadar rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Yalının tarihi dokusunu ve suya vuran etkileyici siluetini yatınızın güvertesinden doyasıya seyretmek ise bambaşka bir deneyim olacaktır. Karadan sınırlı görülebilen bu yalıyı denizden keşfetmek, ziyaretçilere adeta zamanda yolculuk yapıyormuş hissi verir.
Yat kiralayarak Anadolu Hisarı ve Kanlıca çevresindeki saklı güzellikleri de kendi rotanıza dahil edebilirsiniz. Özel yatınızla Boğaz'ın bu sakin kesimlerinde gezinirken, kıyı boyunca sıralanan diğer tarihî yalıları, yeşil korulukları ve Anadolu Hisarı Kalesi'ni de görme fırsatı bulacaksınız. Kendi belirlediğiniz tempo ve güzergâhla, kalabalıklardan uzakta özgürce dolaşmak İstanbul Boğazı'nı keşfetmenin en rahat ve keyifli yoludur.
Unutulmaz bir Boğaz deneyimi için siz de bir yat kiralayın ve Amcazade Yalısı'nı rotanıza ekleyin. Yatınızla yalının önünde yavaşça süzülürken, üç asırlık bu eserin atmosferini yakından hissedebilir ve eşsiz fotoğraflar çekebilirsiniz. Boğaz'ın tarih kokan güzelliklerini konforlu bir geziyle keşfetmek, İstanbul ziyaretinizin unutulmaz anılarından biri olacaktır.