Edip Efendi Yalısı

Edip Efendi Yalısı

İstanbul Boğazı'nın Anadolu yakasında, Üsküdar ilçesine bağlı Kandilli semtinde bulunan Edip Efendi Yalısı, konumu ve zarif görünümüyle öne çıkan tarihi bir yalıdır.

Kayalık bir burnun üzerine inşa edildiği için adeta suyun üzerinde yüzüyormuş hissi vermektedir. Açık mavi boyalı ahşap cephesi ve kırmızı kiremitli çatısıyla Boğaz kıyısında hemen göze çarpan bu zarif yapı, geçmişin ihtişamını bugüne taşıyan estetik bir değerdir. Boğaz'dan geçen teknelerden bakıldığında, Edip Efendi Yalısı'nın denize yansıyan zarafeti ve tarihi dokusu, kıyı siluetine unutulmaz bir güzellik katıyor.


Edip Efendi Yalısı'nın Tarihçesi

Edip Efendi Yalısı'nın inşa tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte 18. yüzyıla dek uzandığı düşünülmektedir. Rivayete göre yalıyı, I. Mahmut döneminde 1750-1752 yılları arasında sadrazamlık yapmış olan Divitdâr Mehmet Emin Paşa 1750 civarında inşa ettirmiştir. Sonraki yıllarda yalı, Osmanlı dönemi elit aileleri ve paşaları arasında el değiştirmiş; bir dönem Muammer Paşa'nın, ardından Kani Paşa’nın ikametgâhı olmuştur.


Yalının Edip Efendi Yalısı olarak anılmaya başlanması 19. yüzyılın sonlarına rastlıyor. 1887 yılında dönemin önemli devlet adamlarından Edip İbrahim Efendi, yalıyı Kani Paşa'nın varislerinden satın almıştır. Osmanlı Devleti'nde Defter-i Hakani (tapu tahrir dairesi) ve Maliye Nazırlığı görevlerinde bulunmuş yüksek rütbeli bir bürokrat olan Edip Efendi, yalının mimari üslubunu bozmadan kapsamlı bir onarım yaptırmış ve iç mekânını o dönemin modasına uygun Avrupai tarzda eşyalarla döşetmiştir. Ne var ki, tıpkı ilk sahibi Mehmet Emin Paşa gibi Edip Efendi de bu görkemli yalının keyfini uzun süre sürememiş; yalıyı satın aldıktan yaklaşık bir yıl sonra, 1888'de bu konakta vefat etmiştir.


Edip Efendi'nin ölümünün ardından yalı aile üyeleri arasında paylaşıldı ve bakımsızlık nedeniyle zamanla harap hale geldi. 1916 yılında Paşabahçe açıklarında petrol yüklü bir geminin alev almasıyla Kandilli–Vaniköy sahil şeridinde büyük bir yangın çıkmış; birçok yalı yok olurken Edip Efendi Yalısı bu felaketten sağ kurtulan ender yalılardan biri olmuştur. 20. yüzyıl ortalarında bir süre kaderine terk edilen yapı, 1980'lere gelindiğinde harem ve selamlık bölümleri fiilen ayrılmış iki ayrı mülk olarak el değiştirdi. Kısa süre sonra yeni sahipler tarafından özenli bir restorasyon süreci başlatılarak harap durumdaki harem bölümü 1986'da, selamlık bölümü ise 1993'te restore edildi. Restorasyon sırasında yalının özgün mimarisi ve dekoratif detaylarının korunmasına büyük özen gösterildi. Günümüzde özel mülkiyet statüsünde olan Edip Efendi Yalısı, ziyarete açık olmamakla birlikte 2014 yılında yayınlanan Paramparça dizisinin çekimleri için aylık 50 bin dolar bedelle kiralanması gibi olaylarla zaman zaman gündeme gelmiş ve film-dizi projelerine ev sahipliği yapmıştır. Tarihçesi boyunca pek çok olaya tanıklık eden yalı, II. Abdülhamid devrinde Boğaziçi yaşamını anlatan anı kitapları yazan İngiliz aristokrat Dorina Neave'e de bir süre ev sahipliği yapmıştır.


Edip Efendi Yalısı'nı Yatla Keşfedin

İstanbul Boğazı'nın eşsiz manzarasında sıralanan tarihi yalıları denizden seyretmek, şehri keşfetmenin en büyüleyici yollarındandır. Özellikle Edip Efendi Yalısı gibi görkemli yapıların detayları ve zarafeti, karadan ziyade deniz üzerinden bakıldığında çok daha iyi fark edilir. Boğaz turu sırasında dalga sesleri ve meltem eşliğinde kıyı boyunca uzanan bu tarihî konakları izlemek, insana adeta zamanda yolculuk yapıyormuş hissi verir. Bu deneyimi yaşamak için İstanbul yat kiralama seçeneği, Boğaz'ın güzelliklerini doyasıya çıkarmak adına en ideal yollardan biri olarak öne çıkmaktadır.


Özel bir tekneyle Boğaz'ın tadını çıkararak tarihî yalıları yakından görmek, hem keyifli hem de rahat bir keşif yoludur. Kalabalık tur teknelerinden uzak, kendi rotanızı belirleyebileceğiniz bir yolculuk sayesinde Boğaz'ın incilerini dilediğiniz tempoda gezebilirsiniz. Sevdiklerinizle birlikte yat kiralayıp çıkacağınız böyle bir tur, konforlu ve tamamen size ait bir deneyimdir. Size özel bir yat ile İstanbul'un siluetini özgürce seyredebilir; arzu ettiğiniz noktalarda durup fotoğraflar çekebilir veya Boğaz'ın serin sularında küçük molalar verebilirsiniz.


Tarih dolu Boğaz kıyılarını huzur içinde keşfetmek ve İstanbul'un benzersiz atmosferini hissetmek isterseniz, vakit kaybetmeden bir yat kiralayın ve kendinizi bu masalsı deneyime bırakın. Boğaz'da yat turu yapmak, sadece bir gezi değil aynı zamanda kentin ruhunu hissetmenin en özel yollarından biridir. Kendi yatınızı kiralayıp yola koyulduğunuzda, dalgaların ritmi ve eşsiz manzaralar eşliğinde İstanbul'un kalbine doğru unutulmaz bir yolculuğa adım atacaksınız.