Kandilli'de Boğaz kıyısında yer alan Kont Ostrorog Yalısı, kırmızı cepheli iki katlı ahşap yapısıyla dikkat çekiyor.
Yeşil bir koruluğun eteklerinde konumlanan bu görkemli yalı, geniş bahçesindeki asırlık ağaçlar ve yaklaşık 200 yıllık tarihi çeşmesiyle Boğaz manzarasına ayrı bir güzellik katmaktadır. Neo-klasik mimari üslubuyla inşa edilen yapının dış cephesi Osmanlı zarafetini yansıtırken iç mekânında Batı etkisini hissettiren detaylar göze çarpıyor. Boğaz'dan tekneyle geçerken ilk bakışta fark edilen Kont Ostrorog Yalısı, İstanbul'un kültürel mirasını temsil eden en özel yalılarından biri olarak misafirlerini adeta geçmişe doğru bir yolculuğa çıkarır.
Tarihçe
1850 yılında Osmanlı Adliye Nazırı Server Paşa tarafından yaptırılan yapı, uzun yıllar Server Paşa Yalısı adıyla anıldı. 1904'te ise Polonya asıllı Fransız hukukçu Kont Léon Ostrorog tarafından satın alınarak ilk kez el değiştirdi ve yeni sahibinin unvanıyla anılmaya başlandı. Osmanlı hükümetine hukuk danışmanlığı yapmış olan Kont Ostrorog, üç padişah döneminde görev almış ve yalıya ismini vererek Osmanlı-Boğaziçi tarihinde iz bırakan bir figür olmuştur.
1905 yılında yalının hemen yanındaki Ahmet Aşkî Paşa Yalısı da satın alınıp ana yapıyla birleştirilerek yalı büyütülmüştür. Birleşen bu iki yapı sayesinde ortaya, deniz tarafından bakıldığında tek bir kompleks gibi görünen daha geniş bir yalı çıkmıştır. Toplam 15 odalı hale gelen yalının tavanları Osmanlı ahşap işçiliğinin en zarif örnekleriyle bezenmiştir. 20. yüzyılın ilk yarısında Kont Ostrorog Yalısı, Osmanlı'nın son dönemi ve Cumhuriyet'in ilk yıllarının ünlü simalarının müzikli ve edebiyatlı sohbetlerine ev sahipliği yaparak bir kültür ortamı işlevi gördü. Hatta yalının bahçesine bitişik eski bir deniz hamamı üstü kapatılarak salona dönüştürülmüş ve ünlü Fransız yazar Pierre Loti bu salonda ağırlandığı için, salon onun adıyla anılır olmuştur. Yalı, sonraki yıllarda da önemini korumuş ve 2000 yılında iş insanı Rahmi Koç tarafından satın alınarak günümüzde Koç ailesinin mülkiyetine geçmiştir.
Yatla Keşif
Boğaz'ın güzelliklerini keşfetmenin en keyifli yollarından biri, özel bir yat kiralama hizmetiyle kendi turunuzu planlamaktır. Lüks bir yat ile çıkacağınız
yat turu sırasında Kandilli açıklarından geçerken Kont Ostrorog Yalısı'nı yakından görme şansı elde edebilirsiniz. Yatın güvertesinden yalının Boğaz sularına yansıyan kırmızı cephesini ve etkileyici mimari detaylarını fotoğraflayarak bu tarihi yapının ihtişamını denizden deneyimleyebilirsiniz.
Üstelik yat kiralayarak rotanızı ve zamanlamanızı dilediğiniz gibi ayarlama özgürlüğüne sahip olursunuz. İster gün ışığında ister gün batımının altın tonlarıyla, Kandilli sahilinde yapacağınız bir yat turu esnasında Kont Ostrorog Yalısı'nın manzarasını en güzel açıdan seyredebilirsiniz. Kalabalık tur teknelerinden uzak, sadece size ve sevdiklerinize özel bir yolculuk ile bu tarihi yalıyı ve çevresindeki doğal güzellikleri huzur içinde keşfetmek mümkündür.
İstanbul ziyaretinizde Boğaz'ın büyüsünü tam anlamıyla yaşamak isterseniz mutlaka bir yat kiralayın. Kendi yatınızla çıkacağınız yat turu, size Boğaz'ın incileri olarak bilinen yalıları özgürce görme imkânı sunar. Kont Ostrorog Yalısı gibi tarihi ve görkemli yapıların önünden geçerken hem geçmişin izlerini yakından hissedecek hem de İstanbul'un eşsiz kıyı manzarasının tadını çıkaracaksınız. Bu özel yat gezisi, seyahatinizin unutulmaz anılarından biri olmaya aday.